Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

Bakarsınız bir gün “İstanbul’un işgali”ni de kınarlar

Bugünün dünyasındaki sorunlara çözüm üretmek yerine tarih yapraklarında kalmış sorunları bugünün dünyasına taşıyıp, Türkiye'yi hedef alan girişimlere konu etmek hangi akla hizmet eder ki?
Sanki biz Türkler, 1'inci Dünya Savaşı'ndaki Osmanlı-Alman İttifakı'nın bir yan ürünü olan "Ermeni Tehciri"ni hatırladıkça mutluluk mu duyuyoruz? Şimdi Alman Parlamentosu'nun da bu tehcire "Soykırım" demesi, 1915'te yaşananları başka bir zemine mi taşıyabilecek?
Almanyalı Türk Cem Özer'in "Soykırım Tasarısı"nı kaleme almış olması ise, bu karmaşayı daha da derinleştirmiyor mu?

Dünü bugüne taşımak
İnsanlık tarihinin en karanlık tablolarından biri olan "Suriyeli Sığınmacılar" trajedisini görmezden gelip, 1915'ye yaşanan bir başka trajediyi Türk- Alman ilişkilerini yaralamak için gündeme getirmek, kötü niyetli olmanın somut kanıtı değil midir?
Ama alıştık bu hastalıklı davranışın her yıl farklı bir ülkede tekrarlanmasına. Dünyadaki bütün ülkelerin parlamentoları "Tehcir"i "Soykırım" olarak kabul etseler, ne değişecek ki? Ama Türkiye'deki bazı insanların davranışlarına ve söylemlerine bakarsanız, sırada Osmanlı tarihinin kınanması gereken bazı diğer yaprakları daha var...

Yeni bir kınama konusu
Mesela bazılarına göre İstanbul'un Osmanlılar tarafından fethi de, bu kınanması gereken olaylardan biri değil mi? Dün sevgili Engin Ardıç ne güzel yazmıştı...
- Bakınız herif ne demiş: "Bugün, muhteşem bir uygarlık olan Doğu Roma İmparatorluğu'nun başkenti Konstantinopolis'in barbar ve bağnaz bir kabile tarafından işgalinin yıldönümü."
"İstanbul'u almayalım" diyen Çandarlı Halil Paşa bile bu kadar alçalmamıştı.
Bunu söyleyen bir profesör. Atina Üniversitesi'nde falan değil, Aydın Üniversitesi'nde iş tutuyor, Türk profesörü. Barbar ve bağnaz bir kabile dediği, Osmanlı devleti ve Osmanlı ordusu. Biz de bugün İstanbul'da işgalci olarak bulunuyoruz. Bu herzeyi niçin yemiş? İstanbul'un fethini "Tayyip" kutladığı için...

Olmaz demeyelim...
Evet... Cem Özer gibi düşünenlere, bundan sonraki girişimleri için ilham kaynağı olabilir "İstanbul'un Fethi"ni de "Ermeni Soykırımı"nı olduğu gibi kınamak... Bakarsınız bundan sonra her yıl çeşitli ülkelerin parlamentolarında İstanbul'un Osmanlılar tarafından işgal edilmesi de kınanabilir... Siyaseti saçmalamak mesleği hale getirenler için kaçırılmaması gereken bir fırsat değil midir "İstanbul'un işgali"ni kınamak?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA